24 Ocak 2015 Cumartesi

Luca?!

Sick Kids Hospital
Telve April 2013


Merak ediyosunuz de mi? Luca orda mıydı acaba diye…

Yoktu…

Soramadım…

 
 



 

Başka çocuklar vardı, bu sefer…

Ben geçen seneye göre daha rahattım… Ama fazla güven de insanın başına dert açıyor işte… En azılı müşteri bana düşmesin mi J)) bir ana-kız…

Sanırsınız ertesi gün kızın çeyzine kilim dokumaya başlayacaklar… Allahım o ne meraktır…

İyi de ben gariban bi gönüllüyüm… 23 Nisan’ daaaaaan 23 Nisan’ a bi alttan bi üstten kilim dokur gibi yapıyorum sadece…

Kadın bi taraftan, kızı diğer taraftan sordukça elim dilime dolanmış ben çat pat cevaplamaya çalışırken bir de üstüne yanlış başlamışım… Farkettim farketmesine de rezil olduk bi kere… Neyse şimdilerde işim kolay “sorry, I am new” deyip kıvırıveriyorum J)) Şimdi de renk değişecek, ipin kalınlığı diğerinden farklı, problem olmaz mı diyor anne J)) Yaaa şekerim… Yünlerle kilim dokuyoruz, abartma istersen…

Neyse Evnur örtmenim imdat bakışlarımı çözüp yanıma koşuyor da ellerinden kurtuluyorum… Fakat kız o kadar becerikli ve anne o kadar meraklı ki, bi de bakıyorum olay gelmiş en başa dayanmış, tezgah nasıl kurulur o anlatılıyor… J))


Dedim size çeyzine kilim dokuyacak bu kız J)) çok tatlı… “El işlerinde iyiyimdir” diyor bi de şeker şeker… Meğer gerçekten şekermiş… Başka bir anne soruyor nesi var diye, diabetik olduğunu o ara duyuyorum… Zira biliyosunuz bize yasak öyle sorular sormak… Ama bu sene fotoğrafa izin var…

Geçen seneki gibi etkinliğe katılmak isteyen fakat odasından çıkamayan bir çocuğun yanına bu sene Sevda koşuyor… Fakat yavrucak kendisini çok yorgun hissettiği için geri dönmek zorunda kalıyor…

Bir çocuk daha var tanışamadığımız… Ameliyata almasalardı gelecekti… Fakat o kadar merak etmiş ki nasıl dokunduğunu yazılı bırakmamızı istemiş kuzum benim…

Şebnem minicik bir kızla birlikte… Hata yapıveriyor ufaklık… Ne var ki?! Ama öyle değil işte… Üzüm üzüm üzülüyor ve odasında devam etmeye karar veriyor…

Bir cılız bir de tosun 2 oğlumuz var… İkisi de pek hevesliler… Bu sene gelen çocukların, miniş kızımız hariç, hepsi etkinliğin sonuna kadar kaldılar… Hatta desen yapmak istediler…

İş büyüdü anlayacağınız…

Esra bir ara oradaki görevli bir hanıma da anlattı yanılmıyorsam, çocuklar takılırsa yardımcı olsun diye… Müge ve Aylin ise hobi olarak devam etme niyetindeler J))

Annelere de tezgahlara desen çizmeyi ve renk değiştirmeyi tarif ediyoruz; belki çocuklar baş harflerini falan yaparlar… Ama tosunun baş harfle yetineceği yok… “Bi dakka, gidip desen getireceğim” diye gitti… Bi de geldi ki J)) deseni görünce Evnurum örtmenim şöyle bi yutkundu. Şimdi olmaz dese üzülecek bu yavrucak… E ama kilimin üstüne de “Ra’nın gözü”nü nasıl dokuyacaksın J)) En sonunda düz dokuma yapıp, üzerine birlikte çizmeye karar verdiler… Bizim 23 Nisan kilim dokuma işi bir günle sınırlı kalmayacak, arada gidip yarım işleri tamamlayacağız…

Çocuklarla birlikte anneler de çok ilgilendiler… Çocuklar annelerinden hızlı öğrendi, hatta bizi de solladılar J)) Şen şakrak bir gün geçirdik… Yine bir tek anne vardı, çocuğu yatakta kendisi oyalanacak birşeyler arıyor… Tezgahı ona bırakacağımızı duyunca çok sevindi…

Sabah Special Olympics, öğleden sonra Sick Kids… İkisini birden kaldıramam diye düşünüyordum…

Ama öyle olmadı ya…

Bu sefer ne anladım biliyo musunuz?

Bu etkinlikler onları mutlu ettiği kadar aslında belki de daha çok bizi mutlu ediyor… Kendini şöyle bi hafiflemiş, rahatlamış hissediyor insan… Sanki gereksiz yüklerden kurtulmuş gibi… Daha bir içten gülümsüyor; daha bir huzur buluyor…


 

Varol’un bu fotoğrafın altına yazdığı gibi : “Keep smiling and let them smile”

EED

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder