24 Ocak 2015 Cumartesi

İŞARETLERİ GÖRMEK LAZIM...


ÇIFITÇI ÇARŞISI…

Çok karışık…

Hem evim, hem kafamın içi… Bir sürü şey getirdim gelirken… Hem valizlerde hem kafamda J yavaş yavaş yerleşiyorum işte… Önce valizlerden başladım malum… Nesneler daha kolay yer buluyor… İnsanın hayatını birkaç valize sığdırıp yer değiştirmesi mümkün olmuyor tabii… O yüzden kafamın içinde de bir sürü şey var… Zamanı geldikçe onlar da yerlerini bulacaklar ;)

Şimdilik ortalık çıfıtçı çarşısı…

·         Dalış olmayınca herşey çok sıradan geliyor… Çeşme’ de dalamadan gelseydim çok üzülecektim… Neyse ki badilerimden Bülent organize etti de bir Pazar kaçıverdik… Dalışa başladığım hocalarımla çok keyifli 2 dalış yaptık… İlkinde fotoğraf makinası inat etti çalışmadı L ikincisinde ise bir hafta önce yapılan Altın Palet fotoğraf yarışmasının konularından biri olan sarı mercanları görüntüleyerek ağzım kulaklarımda çıktım J Burada nasıl, ne zaman ve kiminle dalacağım??? Ha bi de nerede? Balina görecek miyim? Onu bırak dalabilecek miyim? Offf yaaa…

Sarı Mercanlar / Yatak Odası-Çeşme

·         Gazetede bir haber gördüm, isim tanıdık: Yaşar Ürük. Nerden mi tanıdık? Hani şu Facebook var ya, ben orda bir gruba üye olmuştum: Küllerinden Doğan Şehir İzmir. Eski İzmir fotoğraflarını ve bilgileri paylaşıyorlar, işte oradan biliyorum bu ismi. Bir fotoğraf paylaşılıyor mesela Yaşar Bey “burası 943 sokak” deyiveriyor J)) Bu işe hep şaşırıyordum… “İğne Deliğinden İzmir” kitabının ödül haberini de okuyunca dayanamadım, bir mail attım kendisine. Ertesi gün buluştuk. Devlet Tiyatrolarında sanatçıymış; ilk önce Tıp okumuş, bakmış ona göre değil konservatuara geçmiş, şan opera derken 3. Sınıfın sonunda tiyatroda buluvermiş kendini. O sırada da karar vermiş hobi olarak şehrini araştırmaya ve Ankara Milli Kütüphanesinden içeri girivermiş. Tam 40 yıldır durmadan İzmir’i araştırıyor, belge topluyor, bir haberin peşinden atlayıp Paris’e bile gidiyor. Hobi denen şey insanın tutkusu mudur? Yaşar Bey’in gözlerinden ışıklar fışkırıyor İzmir’le ilgili bir şey anlatırken… Sanırısın birazdan kalkıp hoplayıp zıplayarak İzmir sokaklarına dalıverecek… O kadar enerji dolu bu 60lık delikanlı… İzmir’de gezecek, görecek Kordon’dan başka ne var ki diyenler şaşarsınız neler olduğuna… Yaşar Bey sayesinde Basmane Günleri Etkinlikleri kapsamında bir gezi olacağını öğreniyorum ve giderayak şehrimi ucundan da olsa keşfedeyim istiyorum… Bikur Holim Sinagogu neresiymiş? Neden önemliymiş? Küçük Aya Yani Ligaria Kilisesini duyan var mı? Kortijonun ne olduğunu biliyor musunuz? İzmir’in en eski mescidi neresi? Açılır çatısıyla meşhur Yıldız Sinemasından haberiniz var mıydı? Ya hemen arkasındaki Aya Vukolos Kilisesini bileniniz var mı? Bunları anlatmam lazım… oofff anlatacak çok şey var… Tarihin üstüne nasıl gecekonmuşlar? Şimdi gerçek bir kentsel dönüşüm projesiyle döşemelerinin altından koskoca anfitiyatronun sıralarının gözüktüğü evlerini boşaltıyorlar yeni evlerine taşınıyorlar… Bütün bu çalışmalar bitince Roma gibi olacak İzmir diye geçiriyorum içimden…
 

Küçük Aya Yani Ligaria Kilisesinin delinen demir kapısından görüntü
·         2400 kişi lazımmış… Bir fotoğraf sanatçısı Cumhuriyet Meydanında 10 Kasım’ da insanlardan Atatürk portresi yapacakmış, helikopterle de fotoğraf çekecekmiş… Artık 2399 kişi lazım çünkü ben gidiyorum. Sabah erkenden yola dökülüyoruz; saat 9u 5 geçe saygı duruşunda bulunup, kayıt kuyruğuna dahil oluyoruz. Herkes heyecanlı, herkes ya 2401. olursam diye endişeli J)) fakat hiçbir gerginlik, itiş kakış olmadan kayıtlar tamamlanıyor; şimdi de t-shirt alıp meydana girme sırasına geçiyoruz. Nasıl olacak derken sıra bize geliyor, elimize bir numara ve t-shirt tutuşturup grup liderini takip etmemizi istiyorlar. Yerlerde yapıştırılmış numaralar var, elimizdekiyle eşleştirip tam üstünde duruyoruz. Atatürk’ün yüzünde bir noktayım şimdi: 7E110. Tam 40 dakika hazırolda bekliyoruz. Resim bozulmasın diye kimse kıpırdamıyor. Sonuç ise süper… İş bitince Cumhur Aygün helikopterle alçalıp hepimizi selamlıyor, biz onu alkışlıyoruz, o bizi… biz ona el sallıyoruz, o bize J Hay aklına sağlık Cumhur Aygün… Geçen sene aynı meydanda kendi kendimize kutladığımız Cumhuriyet Bayramında kaybettiğim umutlarımı buluyorum o gün.


İşte o an… 2400 kişi… Hepimiz Atatürk’üz…

 

7E110 burdaaaa… J

Dedim ya çıfıtçı çarşısı… Eşyalar kolay da… Kafanın içini yerleştirmek, duyguları, düşünceleri düzene koymak zaman istiyor J

Bu sefer farklı oldu ayrılmak… Herşeyi son defa yapar gibi, herkesi son kez görür gibi… Sanki bir daha dönmeyecekmiş gibi… Her anın tadını çıkarmaya çalıştım yine de doymadım, doyamadım ama insanın evi gibisi de yok…


İşaretleri görmek gerek J

Hoşbuldum ;)

Elvan


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder