Sanki hiçbişey yapmıyomuşum gibi geliyor ama düşününce pek de
azımsanmayacak bir çaba içerisindeyim…
İyiye güzele alışmak kolay canım nolcak…
demeyin…
Hergün değişik bişey çıkıyo insanın karşısına… kah gözlerin doluyor
bazen sinirden bazen özlediklerini hatırladığından, kah böğürerek kahkahalar
atmak istiyorsun...
Evlilik olayı açıkçası çok maceralı değil… ama ben gerçek bir sokak
çocuğu olarak bir ev hanımı olmaya kalkınca biraz maceralı oluyor J)) her gün bir yerimi ya kesiyorum ya çiziyorum ya yakıyorum hiçbirini
başaramazsam en azından sağa sola elimi kolumu olmadı kafamı çarpıyorum… 5 ay
geçti ama hala acemiyim anlıycaanız… ilgi alanım ve sohbet konularım biraz
değişmiş durumda J)) birkaç
kadın birarada kıstırdım mı temizlik ya da yemek tiyoları alabilir miyim diye
çalışıyo kafam J))) bazen
silkeleniyorum ve halime gülüyorum ama gerçek bu kardeş J)) bildiğin Ayşe teyze…
Alışmış mıyım? :))
Sokak daha maceralı tabii… belediye otobüsüyle seyahat ediyorum bi
kere… her gün sabah aynı otobüslere biniyorum, şoför abiler tanıdık… hatta
benim 35W numaradan önce bizim duraktan bi de 41W numara geçiyo, adam her sefer
duruyo ben de ona "35i bekliyorum" diyorum J)) en son geçen gün yağmurda çok ısrar etti, kırmadım bindim J)) bizim durak kapalı değil, 3 durak sonraki kapalı durağa bıraktı
beni sağolsun… bizim duraktan binen bi de çekik gözlü teyze var, bizim
oralardaki bi hastanede hemşire olduğunu tahmin ediyorum, her hafta mesai saati
değişiyor… artık onunla da selamlaşmaya başladık…
35W numarayla yaklaşık 35-40
dakika yol yaptıktan sonra inip 19S’a biniyorum… bu da bizim 169 gibi 10
dakikada 1 geçiyo… ama artık bi de express 103’e binmeye başladım… 19da benim
şoför yoksa 103ü bekliyorum hem o daha çabuk gidiyo, hem de şoför diğer
19lardan daha sempatik J))) 19daki
benim şoförü merak ettiniz tabii, wallaa ben de merak ediyorum 10 gündür yok
adamcaaz…
Burda bazı alışkanlıklar var, zamanla siz de ediniyosunuz… otobüse
bindinmi şoföre merhaba diyosun bi kere, o da sana merhaba deyip, bilet atınca da
teşekkür ediyo J) sonra
inerken istersen ön kapıyı kullanabiliyosun, kimse bağırıp çağırmıyor… neyse ön
kapıdan iniyosan da şoföre sen teşekkür ediyosun, o da ya bişey değil ya
da bye bye diyo J)) böyle
minik diyaloglar insana iyi geliyor… haaa eğer arka kapıdan indiysen de şoföre
el sallayıp teşekkür ediyosun J)
Benim bu 19Sdeki şoför ise bi alem… binince ben genelde “hiiii J” diyorum… yanında gülücük işareti de koydum ki yüzümün ifadesi de
anlaşılsın ;)… adam da “nice to see you” diyo J))) ne güzel de mi? Otobüsün şoförü beni görünce seviniyo…. Sonra inerken
ben genelde teşekkür etmeyi tercih ediyorum… bi gün harika bir Çarşamba geçirmemi
diledi, başka bir gün de toplu ulaşımı tercih ettiğim için teşekkür etti J)) adam otobüse binen ve otobüsten inen herkesin yüzüne küçük bir
gülümseme konduruyor… seviyorum miway'i :) bi tek artık köri sevmiyorum...
Alışmış mıyım :))))
Buraya alışmak çok kolay değil biliyo musunuz? Hangi birine alışıcan
kardeşim… İngilizcem ilerlesin diye okula başladım biliyosunuz, fena da gitmiyor
hani… evde sürekli tv açık, ben okumayı yeni söken çocuklar gibi bütün
tabelaları ve yazıları sesli sesli okuyorum ve aksanım için düzeltme ya da
takdir bekliyorum J)) bütün bu
aktiviteler sayesinde İngilizceye alışıyorum… alışıyorum da ne fayda J)) geçen gün yine otobüste arkamda dardardar biri konuşuyo nefes
almadığı gibi bilmediğim başka bi dil konuşuyo, hadi onu atlattım okula geldim,
bahçede bekliyorum… etrafımı 4-5 kadın sardı… onlar da başladılar arapça
konuşmaya… onlardan kurtulsan biraz ilerde tek hece ile konuşan bir grup var…
çince mi bilmiyorum ama o dolaylardan bi grup… bir dilde bütün kelimeler tek hece olur mu
kardeşim yaa… Ayyy bağırarak kaçmak istedim… hangi birine alışıcam… bazen İngilizce
konuşuluyor ama cevap verebilmen için önce İngilizce konuşulduğunu
kavrayabilmiş olman gerekiyor J)))